Daisypath Happy Birthday tickers

Daisypath - Personal pictureDaisypath Happy Birthday tickers

31 Ocak 2010 Pazar

Babanın dayıları geldi....

Şubatın 2 sinde babamız askere gidiyor.Hem Alparslan'ı askere uğurlamak hemde Asya'mızı görmek için memeleketten dayıları geldi babamızın.İnci tanem çok yabancılamadı ,sadece kucağımda şaşkın bakışlarla bir süre tanımaya çalıştı sonra kucaklarında etrafa gülücükler attı...

29 Ocak 2010 Cuma

5. ay bitti...

Göz açıp kapayana kadar 5 ay geçmiş.Daha dün gibiydi oysa gelişin canım yavrum.Bu ay tam 7000 gr ve 65 cm oldun. Çok şükür herşey yolunda gidiyor.

Artık çok daha hareketli ,çevrene çok daha duyarlısın.
Yürüteçli oyuncağında kendi başına daha çok vakit geçiriyorsun
Biberonunu iki elinle kendin tutup gece sütünü içiyorsun (ara sıra elinden düşürüyorsun)
Kimi insanları ilk gördüğünde yabancılamaya başladın
Destekle oturuyorsun
Daha çok ayakta durmayı seviyorsun
Kollarından tutunca adımlıyorsun
Koltuğun kenarına yaklaştırınca kendi başına ayakta durabiliyorsun
Seslere ve ses tonumdaki değişikliklere karşı çok duyarlısın(hafif sert bir tonda konuşsam ağlamaya başlıyorsun )

26 Ocak 2010 Salı

Babaanne ile ...

Cumartesi akşamı süpriz bir şekilde geldi babaanne.Kara kışa ,yolların kapalı olmasına rağmen inci tanesinin özlemine daha fazla dayanamamış,tüm zorlukları göze alıp gelmiş babaanne.Bir güzel hasret giderdiler,oynadılar...

25 Ocak 2010 Pazartesi

Konjonktivit oldu miniğim

Dün akşam "gözünde çapak var ,konjonktivit mi oldu acaba?" dedi Alparslan."Yok canım değildir" dedim.Sabah erken uyandı kızım altını kirletmiş değişeyim dedim ,alt değiştirme minderine yatırdım gülmeye başladı en tatlı haliyle ama bir tuhaflık var.Sağ gözkapakları yapışmış ,hafifce şişmiş ,tek gözünü açamıyor minik prensesim ,ama öyle bir sevimli gülüyorki içim sızladı.Altını temizleyip babaya gittik ,haklı çıktı valla...Allah'tan tedarikliyiz ,evde kocaman bir ilaç kutumuz var ,içinde yok yok nerdeyse ,sağolsun babamız sürekli ilaç numuneleri getiriyor eve.Önce ılık suyla gözlerindeki akıntıyı temizledim sonra fusithalmic damlattık gözlerine.Ne olur ne olmaz diye duocid başladık oral.Akşamı bulmadan hem şişliği hem kızarıklığı geçmişti.Yenidoğan sarılığını saymazsak kızımın ilk hastalığı bu,ilaç kullandığımız ilk hastalığı.Allah korusun yavrumu,küçük bir melek o ,minik kuzum...Babası tavlada annenin ifadesini alırken ,Allahtan oyun bitmeden Asyam müdehale etti de birkez daha hezimete uğramaktan en azından şimdilik kurtuldum :))
Uykudan yeni uyanınca çookkk tatlısın bal kızım....
Anne kız yorgan üstünde oynarken....

Fotoğraf çekmek istemedim o haline ama kızımın güncesine yazmadan da edemedim.Bunun yerine geçen gün çektirdiğimiz bir kaç resmini koyayım bari boş kalmasın.

23 Ocak 2010 Cumartesi

Heryerde kar var...

Asyam kar ile tanıştı bugün:) Henüz tam başlamadan kar yağışı evin eksiklerini alalım diye dışarı çıktık .Kapıda bizi hiç ummadığımız kadar çok kar yağışı karşıladı ,biran geri dönelim diye düşünsekte evden bir kere çıkmış bulununca devam ettik yola.Mothercare den kızımıza çok cici çizmeler aldık ,inşallah önümüzdeki kışa giyebilecek .Fazla oyalanmadan eve döndük ve kızımın ilk kar macerası kısacık ve kara temas edemeden son buldu.

20 Ocak 2010 Çarşamba

Günler geçerken...

Prensesim poz vermeyi sevecek sanırım ,yeşillikler arasından bakan bir güzel :)
Oturuşunu severim ben senin ,bir eliylede destek almış miniğim...
İşte babasının kızı ,gülüşü tıpkı babası ...:))
Odasındaki ayıcıklarına bayılıyor ,altı değişilirken onlarla oynuyor
Ama uzun süre yatmayı kesinlikle sevmiyor inci tanem ,mutlaka ayakta yada oturur durumda olacak ,yoksa kıyamet kopuyor :)))
Günler işte böyle geçiyor...

18 Ocak 2010 Pazartesi

Güzel bir akşam

Dün akşam Bülent&Dilek ve Üzeyir&Şaheser ler geldiler.Güzel bir akşamdı.
Asyamın uykuları hala düzensiz ,artık gece gündüzü karıştırdı iyice :) Önceki gece 3 de uyuyup ,öğlen vakti uyandı(beslenmek için kaltığı 3 seferi saymazsak) . Öğleden sonra 2 saatlik bir uykudan sonra 6 saat hiç uyumadı.
Dün gece aslında ben kendimi 2 de yatmaya hazırlamıştım ,madem öyle vakit geçsin müzik dinleyelim dedik.Zerrin Özer'in eski bir şarkısı var çookk güzel
"Herşey seninle güzel ,yolda yürümek bile
Olmayacak düşlerin peşinde koşmak bile
Herşey seninle güzel ,bu toprak bu taş bile
İçimdeki bu korku gözümdeki bu yaş bile
Herşey seninle güzel duyduğum bu ses bile
Yalnız içtiğim su değil aldığım nefes bile
Herşey seninle güzel bu yağmur bu kar bile
Yüzümdeki gözyaşının izleri onlar bile..."
onu dinliyorduk aşkımla. Asyamı kucağıma aldım ,yüzü pc ye dönük ,sağa sola sallanıp müziğe ritim tutarken bir baktıkki uyuyakalmış inci tanem :) Gerçekten süper oldu 00:30 da uyudu ve kesintisiz 4,5 saat sürdü uykusu.Sabah babamız işe giderken bizide anneanneye bıraksın diye erken kaldırdık prensesi ,saat 7 falandı.Gülücükler saçarak uyandı ,hiç ağlamadı .Bize çok hoş bir süpriz oldu bu gerçekten...
Üzeyir abi ve eşi Şaheser..
Müzikle işte bu şekilde uyuyakaldı kollarımda...
Bülent & Dilek ve kızları Meltem..

13 Ocak 2010 Çarşamba

İşte benim hayatta en değerli varlığım

Hayat önce karşıma babanı çıkardı yavrum ,sevmenin ve sevilmenin en güzelini bulduk birbirimizde.Sonra seni verdi bizi Allah'ım ,sevginin en büyüğünü sende yaşadık ,karşılıksız sevmeyi sende öğerendik.Yüzündeki minicik bir gülümsemen bile kalbimizi titretmeye yetiyor minik prensesim ,inci tanem ,pamuk şekerim ,herşeyim...

12 Ocak 2010 Salı

Mc Donalds'a gittik

Bugün minik kuzenim Tuana'nın doğumgünüydü.Gerçi minik dediysem 12 yaşı bitti.Mc Donalds da yemek yedik.Güzel kızıma evde elma püresi hazırlayıp götürdüm yanımda ,afiyetle yedi püresini :) Bende saçlarımı kestirdim dönüşte.Gebeliğin getirdiği en güzel şeylerden biri saçların gürleşmesi ve tek tel saçın dökülmemesiydi.Ancak intikamını gebelik sonrası 4 .ayda almaya başladı saçlarım ve inanılmaz bir hızla dökülmeye başladılar ,bende kestirme kararı aldım.

elma-havuç püresi bu kadarmı lezzetli olur :)


Minik prensesimin maşallah ,Allah nazardan saklasın yemekle arası gayet iyi.İşte kanıt videosu :)

Güzel prensesim benim , herşeyim...

"Bir dakika çekme ,bişey söylicem önce...."
Şu oturma işi iyide ,sanki heran yuvarlanacakmışım gibi geliyor...

7 Ocak 2010 Perşembe

Destekli oturmak...

Dördüncü ayın getirdiklerinden biride destekli oturma.Artık kucağımızda daha rahat duruyor ve gövdesini dik tutmayı kısa bir süre olsada başarabiliyor.Sırt üstü yatmaktan nefret ediyor ,kendini öne doğru atıp oturma pozisyonuna geçmeye çalışıyor küçük hanım :)

2 Ocak 2010 Cumartesi

Ek besinler 4.gün

İki gün önce elma püresi ,dün havuç püresi yedi minik prenses.Bugünde elma ve muz karışımı püresini afiyetle mideye götürdü.Şimdilik yemekle ilgili problemimiz olmayacak gibi ,ama anne sütünü reddetmeye başlarsa çok üzüleceğim ,inşallah böyle birşey olmaz.Ben elimden geldiğince emzirmeye gayret ediyorum,hatta zorluyorum emsin diye .